Kraliçe Elizabeth çocukluğundan beri her gün aynı sandviçi yemiş

Kraliçe II. Elizabeth’in En Sevdiği Sandviçin Sırrı Ortaya Çıktı: İşte Detaylar

İngiliz Kraliyet Ailesi’nde 15 yıl boyunca hizmet veren eski saray şefi Darren McGrady, Kraliçe II. Elizabeth’in en sevdiği sandviçin içeriğini açıkladı. McGrady’e göre, Kraliçe bu sandviçleri çocukluk yıllarında kreşte yemeye başladı ve o zamandan beri neredeyse her ikindi çayının vazgeçilmezi haline geldi.

Kraliçe Elizabeth’in en sevdiği sandviçte sadece tereyağı ve çilek reçeli bulunuyor. Bu reçellerin çoğunlukla yaz aylarında Balmoral Sarayı’nın bahçelerinde yetiştirilen İskoç çilekleriyle yapıldığı belirtiliyor.

Kraliçe’nin Diğer Sandviç Tercihleri

Eski kraliyet şefi Owen Hodgson’a göre, Kraliçe ayrıca ton balıklı mayonezli sandviçleri de çok severdi. Bu sandviçler genellikle bol tereyağı ve ince dilimlenmiş salatalıkla servis edilirken üzerine az miktarda karabiber serpilirdi.

Çörek ve Tatlılarla Tamamlanan Ritüel

Kraliyet ikindi çayları sadece sandviçlerle sınırlı kalmazdı. Scones mutlaka servis edilir ve Kraliçe Cornwall geleneğine uygun olarak önce reçel sonra kaymak sürmeyi tercih ederdi.

McGrady, bir anısını paylaşarak anlatıyor: “Bir keresinde Avustralya’ya gitmiştik ve Kraliçe için ikindi çayı vaktiydi. Sabahın 5’indeydik ama ilk yapmamız gereken çörek hazırlamaktı.”

Görkemli ve Geleneksel Bir Çay Saati

Kraliçe’nin çay saatlerinde ayrıca şu tatlılar da olmazsa olmazlardandır:

  • Ahududulu tartletler,
  • Ballı ve kremalı sünger kek,
  • Meyveli kek,
  • Muzlu kek,
  • Ve unutulmazı: Çikolatalı bisküvi pastası.

Bir Alışkanlık Değil, Saray Ritüeli

Buckingham Sarayı’nda göreve başladığı ilk yıllardan bir anısını paylaşan McGrady, “İkindi çayının Kraliçe için ne denli önemli olduğunu görmek büyüleyiciydi” diyerek bu zarif geleneğin sadece bir yeme-içme alışkanlığı olmadığını, aynı zamanda bir disiplin ve keyif ritüeli olduğunu vurguluyor.

Related Posts

İran-İsrail savaşında 10’uncu gün: İsrail gözünü Hürmüz Boğazı’na çevirdi İran gözdağı verdi, ‘Daha gelişmiş füzelerle vuracağız’

Orta Doğu’da İsrail ile İran arasında 13 Haziran’da başlayan çatışmalar tam anlamıyla savaşa dönüştü. Demir Kubbe’nin yetersiz kaldığı saldırılarda Tel Aviv ve Hayfa ağır hasar gördü. İran, yalnızca İsrail’i değil, İsrail’e destek için gönderilen gemi ve uçakları da hedef alacaklarını bildirdi. Tahran başta olmak üzere birçok kritik noktayı hedef alan İsrail, gözünü Hürmüz Boğazı’na çevirdi. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, Hürmüz Boğazı kıyısında yer alan İran’ın Bender Abbas kentine saldırı düzenlendiği belirtildi. İran’ın bölgedeki gerginliğe yanıt olarak Hürmüz Boğazı’nı kapatabileceği ihtimali, küresel petrol piyasaları tarafından yakından izleniyor. İşte İsrail İran Savaşı’nda dakika dakika yaşanan gelişmeler…

ABD’de felaket: 3 kişi yaşamını yitirdi

Cass İlçe Şerifi Jesse Jahner, düzenlediği basın toplantısında, North Dakota’da gece kasırganın etkili olduğunu söyledi. Jahner, North Dakota’ya bağlı Enderlin kasabası civarında iki farklı bölgede 2 erkek ve 1 kadının kasırga nedeniyle hayatını …

Ekrem İmamoğlu’nun ‘Gerekirse imzalayın’ çıkışı sonrası Dilek İmamoğlu’ndan açıklama: ‘Kaybedecek vakit kalmadı’

Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu, “Toplumun önde gelenlerine, hukukçulara, demokrasiyi savunan tüm partilere, iş dünyasına, sanatçılara, akademisyenlere, sivil toplum örgütlerine, her bir vatandaşımıza sesleniyorum: Ülkemizin geleceği için kaybedecek zamanımız yok. Hukuksuzluğun normalleştirilmesine izin veremeyiz” açıklamasında bulundu.

Binlerce hacı Suudi Arabistan’da mahsur kaldı

İran-İsrail arasında devam eden savaş, bu ayın başında hac ibadetini yerine getirmek için Suudi Arabistan’a gelmiş olan 12 bin 500 kadar hacının ülkede mahsur kalmasına neden oldu.

Rusya o tesisten personel çekiyor… Buşehr Santralı Çernobil olur mu

Rusya İran’daki tek nükleer tesis olan Buşehr’den çalışanlarını tahliye etme kararı aldı. Moskova’nın adımı “saldırı mı olacak” sorusunu gündeme getirirken, isabet alması halinde asıl nükleer felaket burada yaşanabilir.

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: Ayasofya Cumhurbaşkanımızın kararıyla özüne döndü

‘Ayasofya Fotoğrafları’ sergisine katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu zengin mirasa dair envanter çalışmaları yaparak hem akademik hem de kültür-sanat içerikli bir külliyat oluşturduklarını söyledi. Bakan Ersoy, Ayasofya’nın 86 yıllık müze dönemi sonrası 2020 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla özüne, kimliğine geri döndüğünü belirterek, “Ayasofya’yı aslî kimliğiyle ve bütün ihtişamıyla eksiksiz şekilde geleceğe taşımak için tarihinin en kapsamlı restorasyon çalışmalarını Bakanlık olarak bizler gururla ve şevkle yürütmekteyiz. Herkes bilsin ki Fatih’in emaneti emin ellerdedir.” dedi.